İSTANBUL - Kapatılan dernekler arasında yer alan Gökkuşağı Kadın Derneği, 13 yıl boyunca kesintisiz olarak çoğulculuk ve renklilik ilkesiyle kadınlarla dayanıştı. Dernek kurucularından Nazmiye Ülker, kadınların mücadelesinin mühürle engellenemeyeceğini belirtti.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile aralarında kadın, çocuk, yardım, hukuk, kültür ve sanat kurumlarının yer aldığı 370 derneğin kapısına mühür vuruldu. Kapatılan dernek ve kurumlardan en çok dikkat çekenler ise, kadın kurumları oldu.

Kapısına mühür vurulan kadın derneklerinin arasında Bursa Panayır Kadın Dayanışma Derneği, Ceren Kadın Derneği, Gökkuşağı Kadın Derneği, Kongreya Jinen Azad (KJA), Muş Kadın Çatısı Derneği ve Selis Kadın Derneği gibi birçok kurum yer aldı. Böylece şiddet gören kadınların destek aldığı kurumlar ellerinden alındı, okur-yazarlık kursları, farkındalık eğitimleri ve projeler yarıda kaldı. Tüm bunlara rağmen kadınlar, mücadelelerinin mekanlarla sınırlı olmadığını aksine daha da güçleneceklerini ve mühürleri tanımadıklarının mesajı verdi.

'AMAÇ KADINI ALANLARDAN UZAKLAŞTIRMAK'

3 ay boyunca faaliyetleri askıya alınan dernekler arasında 2003 yılında İstanbul’da kurulan Gökkuşağı Kadın Derneği de yer alıyor. Kapatılma kararını duyduktan sonra sahiplenme adına Taksim’de bulunan Gökkuşağı Derneği’ne koşan kadınlar, emek verdikleri derneği savunmak için nöbet dahi tuttu. Hayatın her alanında uzun yıllar boyunca kadın mücadelesi yürüten kadınların bir araya gelerek kurduğu bu dernek ile amaçlanan, daha güçlü kadın dayanışması oluşturmaktı. Toplumun her alanında yer alan kadının temsiliyeti ile savunulan ve çoğulculuk, renklilik ilkesi göz önünde bulundurularak Gökkuşağı ismini alan dernek, toplumsal cinsiyet ve şiddet konusunda farkındalık yaratmayı hedefleyen derneklerden biri olarak faaliyetlerini yürüttü.

Aynı zamanda kadınlara hukuki destek, siyasette kadın temsili, erkek şiddeti ve kadın cinayeti davalarının takip edildiği dernek, kadının hukuksal alandaki hakları ile ilgili eğitim seminerlerine de ev sahipliği yapıyordu.

Kurulduğu andan itibaren dernek çalışmalarının içerisinde yer alan Nazimiye Ülker, bin bir emekle kurdukları ve çok sayıda anlamlı çalışmalara imza attıkları derneklerinin mühürlenmesine tepki gösterdi. Kapatılma kararı ile kadın kazanımlarının hedeflendiğini belirten Ülker, bir diğer amacın da sadece "annelik" ve "eş" rollerine hapsedilmek istenilen kadının alanlardan uzaklaştırılmak olduğunu söyledi.

'KADINLARIN MÜCADELESİ MÜHÜRLE ENGELLENEMEZ'

Kadınların uzun soluklu mücadelesinin ne kapatılmalar ne de mühürler engellenemeyeceğini ifade eden Ülker, aksine mühürlere rağmen daha da katlanarak ve güçleneceklerini belirtti. Ülker, mücadelenin mekanlarla sınırlanamayacağını kaydederek, “Biz bir dernek adı altında olmasa da her yerde mücadelemizi vermeye devam edeceğiz” dedi.