HAKKARİ – Yüksekova’da zırhlı araçtan açılan ateş sonucu yaşamını yitiren 4 yurttaşın aileleri, zırhlı araçların halen ölüm saçtığına dikkat çekerek, 10 Temmuz’da Diyarbakır'da görülecek davanın duruşmasına katılım çağrısı yaptı.
Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde, 8 Ekim 2016 tarihinde Kobra tipi zırhlı polis aracından açılan ateş sonucu yaşamını yitiren Serhat Buldan, Rahmi Safhalı, Necdet İşözü ve Aydın Tümen’in aileleri, zırhlı araçların halen ölüm saçtığına dikkat çekerek, olaya dair açılan davanın 10 Temmuz’da görülecek 3’üncü duruşmasına katılım çağrısı yaptı. Dava ilk duruşmada Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne nakledilmişti.
Yaşamını yitirenlerden Aydın Tümen'in amcası Ahmet Tümen, 4 kişinin yaşamını yitirdiği olayın “kaza” olarak geçtiğine dikkat çekerek, "25 yıldır Yüksekova'da esnafım. Cengiz Topal Caddesi üzerinde süratli bir şekilde dükkanımın önüne gelen zırhlı araç ilk ateşi buradan açtı. 2 kişi burada öldü. Daha sonra Şemdinli tarafından geçen araç buradan da ateş açtı burada da iki kişi yaşamını yittirdi, iki kişi yaralandı. Bu yaşananlara ilişkin görgü tanıkları var. Yani böyle bir kaza olabilir mi?" diye sordu. Zırhlı araçların bölgenin her yerinde ölüm saçmaya devam ettiğini hatırlatan Tümen, "Her an birilerini öldürebilirler. Çocuklarımız rahatça dışarıya çıkamıyor, çıktığında ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor" dedi. Tümen, Pazartesi görülecek duruşmaya duyarlılık çağrısı yaptı.
‘ZIRHLI ARAÇLAR ŞEHİR DIŞINA ÇIKARILSIN'
Yaşamını yitirenlerden 15 yaşındaki Serhat Buldan’ın babası Hasan Buldan ise söz konusu duruma sessiz kalındığı müddetçe ölümlerin süreceğini dile getirerek, "Lice'deki durum ortada, bir hafta içinde 7 kişi zırhlı araçlar tarafından öldürüldü" hatırlatmasında bulundu. Davada sadece bir polisin yargılandığına işaret eden Buldan, "Zırhlı aracın içinde bulunan 2 kişi de yargılanmalı. Ortada bir ast üst ilişkisi var. Bu çerçevede bir yargılama olmalı. Devlet buna kaza süsü vermek istiyor ancak bunun kaza olmadığını herkes biliyor. Çarşının ortasında sürekli bir ölüm makinesi gibi dolaşan zırhlı araçların şehrin dışına çıkarılması gerekiyor. Yoksa yeni ölümlerin olmayacağı garantisini kimse veremez" diye konuştu.
'KÜRT ÖLÜNCE KAZA OLUYOR'
Yaşamını yitirenlerden Necdet İşözü’nün (27) babası Sabri İşözü de oğlunun nişanlı olduğunu dile getirdi. İşözü, "Oğlum üniversiteyi bitirip kendi memleketinde çalışmak için geldi. Mobilya dükkanından muhasebeciydi. Helikopteri düşürebilen kurşunlar ile öldürüldü. Cenazesi çok kötüydü" dedi. Olayın “Kaza” olarak tabir edilmesine tepki gösteren İşözü, "Zaten öldürülen Kürt ise hep kaza oluyor" dedi. Duruşmaya katılım çağrısı yapan İşözü, bu davanın zırhlı polis araçlarının sebep olduğu sayısız ölüm olayı için büyük önem taşıdığına vurgu yaptı.
NE OLMUŞTU?
8 Ekim 2016'da Cengiz Topel Caddesi üzerindeki Kobra tipi zırhlı araçtan çevrede bulunan yurttaşların üzerine ateş açılmış ve Serhat Buldan, Rahmi Safhalı, Necdet İşözü ve Aydın Tümen yaşamanı yitirmiş, Şemsettin Çakmakçı ile Mehmet Ali Kaya ise yaralanmıştı. 4 yurttaşın yaşamını yitirdiği olaya ilişkin açıklama yapan Hakkari Valiliği, “Zırhlı araçtaki silahın kendiliğinden ateş aldığını” iddia etmiş ve bu açıklama tepkilere neden olmuştu. Olaya dair sadece bir polis gözaltına alınarak tutuklanmıştı.